top of page
  • Yazarın fotoğrafıhseturkiye

UV Dezenfeksiyonu Nedir? Sağlığa Etkileri Nelerdir? Kullanmalı mı Kullanmamalı mı?

Ultraviyole (UV) Işık Nedir?


Ultraviyole (UV) ışık gözümüzün göremeyeceği kadar mavi bir ışıktır. Dalga boyu 100 nm ile 400 nm arasındadır. Röntgen ışığından önce, mordan sonra gelir. Bu sebeple morötesi ışık adı da verilir. Doğadaki kaynağı Güneş'tir. Güneş'ten dünyamıza gelir fakat atmosferde önemli bir kısmı tutulur. Suni olarak da elde edilebilir.

Elektromanyetik radyasyon; gama ışınları, X ışınları, ultraviyole (UV) ışınları, görünür ışık, infrared ışınlar, mikrodalgalar ve radyo dalgalarından oluşur. Elektromanyetik radyasyonun dalga boyu azaldıkça, radyasyon enerjisi artar. Gama ışınları ve X ışınlarının enerjisi görünür ışıktan ve infrared dalgalardan daha fazladır.


Elektromanyetik radyasyonun çoğu formu canlılara, özellikle de mikroorganizmalara zararlıdır. Bu ışınlar bir organizmaya geldiğinde, enerji hücresel elemanlarca absorbe edilir, hücre hasarına veya hücrenin ölümüne neden olabilir. Bu özellikle dalga boyu düşük yüksek enerjili elektromanyetik radyasyon olan gama ışınları, X ışınları ve UV ışık için geçerlidir. Gama ve X ışınları moleküllere elektron kaybettirdiği için “iyonize radyasyon” olarak adlandırılır. Canlı sistemine oldukça zararlı olan iyonize radyasyon ve UV radyasyonun yüksek enerjili kısa dalga boyları atmosferde tutulduğu için doğada yaygın değildir. Atmosferdeki bu elenme yeryüzündeki canlı sistemi için önemlidir.


Ultraviyole Işık, insan sağlığına ve çevreye etkileri göz önüne alınarak 3'e ayrılır.


UVA (uzun UV, longwave UV, siyah ışık; 315-400 nm)

UVB (orta UV, mediumwave UV; 280-315 nm)

UVC (kısa UV, shortwave UV, germisidal UV; 200-280 nm)


Biz yaygın kullanım olan UVC üzerinde duracağız.


UVC Nedir?


UVC radyasyon kısa dalga boyu ve yüksek enerjisi nedeniyle her çeşit mikroorganizmayı öldürebilir. UV ışınının en büyük antimikrobik etkinliği 250-260 nm (253.7 nm) dalga boyu bölgesindedir. Bu dalga boyu, DNA tarafından en etkin şekilde absorbe edilen dalga boyudur. Bu yüzden yıllar boyunca hem laboratuvarlarda hem de hastanelerde kullanılmaktadır.


UVC Dezenfektan mıdır?


Dezenfektandır. DNA 'dan ve RNA'dan parça kopmalarına ve mutasyonlara sebep olur. Bu sebeple kanserojen bir ışıktır. Ayrıca RNA'dan urasil kopartır. Böylece protein sentezini de durdurur. Bu ışığın mikrop öldürücü etkisi buradan gelir.



UV ışınlar tozsuz hava ve temiz su içinden kolaylıkla geçmesine rağmen; sıradan bir cam, kir ve yağ tabakaları, bulanık solüsyonlar, süt ve plastik gibi maddelere etkin olarak geçemezler. Dolayısıyla UV ışınlar organizmalara direkt olarak geldiğinde ancak etkili olabilmektedirler. UV kaynağı ile steril edilecek ortam arasında herhangi bir engel bulunmamalıdır.


UV radyasyonun bu direkt antimikrobik etkileri dışında, ortamda ozon (O3) ve hidrojen peroksit (H2O2) gibi serbest radikaller oluşturarak indirekt etkisinin de olduğu belirtilmektedir.


UVC Etki Etmediği Mikrobiyolojik Unsurlar Nelerdir?


Ultraviyole ışığın etki etmediği mikroorganizmalar, etki edebildiklerinden daha fazladır. Bazı mikroorganizmaları ise öldürmez sadece zayıfça engeller. Ultraviyole ışık hiç bir mikroorganizmayı kesin öldürmez.. HIV, hepatit virüslerine etkisizdir, mantar ve Pseudömonaslar üzerine etkisizdir.

Ultraviyole ışığın uygulanması ile yapılan dezenfeksiyona tek başına güvenilmez.

UVC Kullanım Alanları Nelerdir?


1. Ortam Dezenfeksiyonu

Mikrobiyal kontrolde UV lambalarının başlıca kullanım alanları; ameliyathaneler, laboratuvarlar ve biyolojik güvenlik kabinlerinin hava ve yüzeylerinin dezenfeksiyonudur. Ayrıca, insanların birarada kalabalık olarak bulunduğu çocuk yuvaları, kafeteryalar, jimnastik salonları, hastane odaları gibi kapalı yerlerde, havadaki patojen mikroorganizmaların sayısını azaltarak hava yolu ile bulaşan hastalıkların yayılımını engellemek için kullanılabilirler.


2. Alet Dezenfeksiyonu

UVC özellikle ısıya ve neme dayanıksız materyalin dezenfeksiyonunda kullanılabilir. Fakat bu alanda kullanımı sınırlıdır.


3. Su Dezenfeksiyonu

Son dönemlerde içme suyu elde etmede ve arıtma tesislerinde yaygın olarak kullanılmaya başlanmıştır. Bu amaçla ticari UV üniteleri geliştirilmiştir. UV ışınının geçebildiği ince quartz tüpler içinden veya merkezdeki UV lambanın etrafından geçen filtre edilmiş berrak suyun sterilize edilebildiği bildirilmektedir.



Kullanım Alanlarında Ne Kadar Etkili?


1. Ortam Dezenfeksiyonu

UV lamba armatürleri, havası dezenfekte edilecek odaların tavanına veya yerden 210 cm yukarıya duvara monte edilir (direkt ışımalı UV). Kullanım sırasında odada bulunan kişiler dışarı çıkartılır. Odada bulunması gerekli kişilerin uygun elbise ve gözlük kullanması gereklidir. Başka bir önlem olarak armatürün önüne bir siper koyarak odada bulunan kişilere direkt ışığın gelmesi engellenir (üst hava ışımalı UV). Oda içinde bulunan hava ısındıkça yükselecek ve beraberinde mikroorganizma içeren damlacıkları da taşıyacaktır ve bu mikroorganizmalar UV’nin etki alanına gireceklerdir. Yani kısaca ortam havası ve yüzey dezenfeksiyonunda yaygın kullanımı vardır ancak kesinlik diğer dezenfeksiyonlar ile beraber kullanılmalıdır.


2. Alet Dezenfeksiyonu

UV’nin direkt olarak UV ışınına maruz kalan mikroorganizmaları öldürebilmesi, iğne veya makas gibi UV ışınının ulaşamadığı yüzeylerdeki mikroorganizmaları öldürememesidir. Bu nedenle alet ve yüzey dezenfeksiyonunda UV lambalar diğer dezenfeksiyon işlemleri ile birlikte kullanılmalıdır.


3. Su Dezenfeksiyonu

UV’nin suyu dezenfekte edebildiği kabul edilse de, üretici firmaların iddialarının aksine içme suyu elde etmek için kullanımı halen tartışmalıdır. Ayrıca Giardia ve Cryptosporidium gibi daha büyük organizmaları inaktive etmek için gerekli UV dozu bakteri ve virüsler için gerekli olandan birkaç kat fazladır.


UV'nin İnsana Etkisi Nedir?


Eğer bu ışık göze doğrudan temas ederse retina dekolmanlarına sebep olabilir. Bu sebeple bu ışığın gözlerde yaptığı hasarın onarımı zordur ve görme kaybı ile sonuçlanabilir. Bu ışığa maruz kalan insan eritrositleri parçalanarak anemi oluşmasına sebep olur. Ultraviyole ışık deriyi önce esmerleştirir sonra yakar. Deriye temas ederse deride melanositleri stimüle edip melanin boyası sentezlettirir ve derinin yüzeyinde esmerleşme meydana gelir. Güneşlenen bireylerin derisindeki esmerleşmeden sorumlu olan bu ışıktır. Güneş yanıklarından da bu ışık sorumludur. Kozmetik amaçlar ile solaryum adı verilen kabinlerde kanser yapıcı Ultraviyole ışığın altında kalmayı anlamak zordur. Güneşten gönderilen ultraviyole ışık atmosferden geçerken kısmen süzülür. Bu ışıktan böylece korunmuş oluruz. Son on yıllarda ozon tabakasındaki delik sebebiyle insanlar üzerine daha fazla ultraviyole ışık gelmektedir, böylece dünyada deri kanserleri giderek artmaktadır.



Özetlersek;


Ultraviyole lambaları virüslü olabilecek ortamlarda havada kalan mikroorganizmalarla virüsün bulaşabileceği yerleri dezenfekte etmek üzere tedbirler aldıktan sonra çalıştırılıyor. Ultraviyole ışığı yalnızca temas ettiği yerleri dezenfekte ediyor. Ulaşamadığı yerleri ise dezenfekte etmez.


Ultraviyole ışınlarının yüzeylere uygulanması mümkün, ancak her türlü tedbir alındıktan sonra yüzeydeki mikroorganizmaların ulaştığı yerler kontrollü olarak insanların yokluğunda ve uygulayan kişi zarar görmeyecek şekilde yüzeylere tatbik edilebilir.


Ultraviyole ışınlarının mikroorganizmalara zarar vereceği herkes tarafından biliniyor ama mikrop/virüs mü öldüreceğiz, insanları mı öldüreceğiz? Bu gibi ışınları kullanmak için eğitim almak lazım.


Her yere rastgele ultraviyole ışığı koyarak koronavirüsten kurtulalım şeklinde bir uygulamanın kesinlikle yapılmaması lazım. İnsan bedeninde koronavirüse karşı kullanılmasını doğru bulmuyoruz. Asla doğru bir uygulama değildir. Faydasından çok zararı olmaktadır.

 

Kaynaklar;

Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Faruk Aydın

Doç. Dr. Nuri ÖZKÜTÜK - Ultraviyole Lambalarının Kullanımı

Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı - Dr. Murat Aydın

Comments


Yazı: Blog2_Post
bottom of page