top of page
  • Yazarın fotoğrafıhseturkiye

Asbest Nedir? Hangi Durumda Nelere Dikkat Etmek Gerekir?

Son yıllarda, özellikle geçmişimizden gelen, ummadığımız yerlerde bile çıkabilen "Asbest" nedir? Hangi durumlarda nelere dikkat edilmesi gerekir?


Türkiye asbest rezervleri bakımından oldukça zengin olup sahip olduğu yaklaşık 29.646.000 ton rezerv ile asbest bakımından en zengin ilk 10 ülke içinde yer almaktadır.


Asbest Nedir?

Asbest, ticari adıyla amyant, jeolojik olarak lifsi kristal yapısına sahip silikat (magnezyum silikat, kalsiyum-magnezyum silikat, demir-magnezyum silikat) bileşimindeki bir grup mineralin ortak adıdır. Asbest sahip olduğu fiziksel ve kimyasal özelliklerinin bir sonucu olarak gösterdiği izolasyon özelliği nedeniyle çok uzun yıllardır kullanılmış ve “sihirli mineral” olarak bilinmiştir.

Yüksek derecede ısıya, aşınma ve paslanmaya karşı dayanıklıdır. Erime noktası 1200°C’nin üzerinde, asitlere ve bazlara karşı dirençli, kimyasal tepkimelere girmeyen inert bir maddedir. ve elektrik geçirgenliği çok azdır. Yüksek elastikiyet ve yüksek sertleşebilirlik özelliği taşır. Çimento ve benzeri malzemelerle karışım özelliğine sahiptir.


Isıyı ve elektriği az iletmesi, ateşte özelliklerinin değişmemesi ve mikroorganizmalara karşı dirençli olması asbesti ideal bir yalıtım malzemesi haline getirmiştir.


Asbest Türleri Nelerdir?

Asbest lifleri mineralojik özelliklerine göre Serpantin ve Amfibol olmak üzere iki gruba ayrılır. Serpantin grubunun en bilinen türü Krizotil Asbesttir. Krizotil, beyaz, lifsi yapıda, yumuşak ve ipeksi parlaklığındadır. Kullanım alanı geniş bir türdür. Diğer asbest türlerine göre daha esnektir. Dayanıklı ve ipeksidir. Erime noktası yüksektir. Dokunarak veya bükülerek kumaşla birlikte kullanılır. Ateşe dayanıklı kumaş yapımında genellikle krizotil asbest kullanılır. Amfibol lifleri ise serpantin liflerine göre daha kısa ve serttir. İğneye benzer görünüşlüdür. Neme ve kimyasallara karşı dirençlidirler.


Asbest Yerine Ne Kullanılabilir?

Asbestin insan sağlığı üzerine olan etkilerinin saptanması asbest yerine kullanılabilecek maddelerin araştırılması konusundaki çabalara hız vermiş olup, insan yapımı bazı mineral lifler endüstride kullanılmaya başlanmıştır. Cam yünü, mineral yünü ve seramik yünü asbest yerine kullanılabilecek en iyi maddelerdir.


Asbest Nerede Olabilir?

Asbest, tutuşmazlık, sıcaklığa ve pasa mukavemet, ısı izolasyonu, yüksek mekanik dayanıklılık, çimento ve diğer benzerleri ile yakınlık kurabilme vb. gibi özellikleri olması nedeniyle birçok alanda kullanılmaktadır. Dolayısıyla genellikle yalıtım malzemesi olarak eski yapılarda aklınıza gelebilecek her yerde (Çatıda, tavan kaplamasında, duvar ara bölmelerinde, eternitte, beton bloklarda, vs.) bulunabilir. Tüm bunların haricinde asbest sökümü sırasında solunan havada bulunabilir.

Asbest Maruziyeti Nedir?

Ülkemiz mevzuatında yer alan 18/03/2004 tarihli ve 25406 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Hafriyat Toprağı, İnşaat ve Yıkıntı Atıklarının Kontrolü Yönetmeliği’nin (HTİYAKY) “Yıkım İşlemleri” başlıklı 19 uncu maddesi gereğince “tehlikeli atıkların yıkımı yapılacak yapılardan ayıklanıp ve ayrı toplanması” ve “çalışanların sağlığını ve güvenliğini korumak amacıyla, asbest içeren malzemelerin kullanıldığı binaların yıkımı, sökümü, tamiratı ve tadilatı sırasında” 25/01/2013 tarihli ve 28539 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Asbestle Çalışmalarda Sağlık ve Güvenlik Önlemleri Hakkında Yönetmelik esaslarına uyulmalıdır. HTİYAKY’nin 2004 yılından beri yürürlükte olmasına karşın yıkım sektörünün bu konuya yeterli duyarlılığı gösterdiğini söylemek ne yazık ki mümkün değildir.


Yönetmelik gereği yapıda asbest bulunması durumunda Asbest Söküm Uzmanının belirlemiş olduğu Asbest Söküm Prosedürlerinin uygulanması ve en sonunda temiz oda kapsamında ortam havasında asbest ve liflerin ölçümlerinin yapılıp ortamın temiz olduğunun ispatlanması sonucunda odanın izolasyonun kaldırılması gerekmektedir.


Asbest Ölçümü Nedir? Nasıl Yapılır?

Asbest ölçüm ve numune alma işlemleri iki şekilde yapılır.


Birincisi; söküm, yıkım, tamir, bakım ve uzaklaştırma çalışmalarına başlamadan önce, yapılarda asbest olup olmadığı ve var ise hangi tür asbest olduğunun belirlenmesi gerekmektedir. Bunun belirlenmesi için, uzman biri tarafından, yapının asbest olduğundan şüphelenilen bölümünden katı (bulk) numune alınır. Alınan numune içerisinde asbest olup olmadığı, var ise hangi tür asbest olduğunu saptamak amacıyla analiz yapılır. Bu şekilde alınan numunelerin analizi, Polarize Işık Mikroskobu (PLM), Taramalı Elektron Mikroskobu (SEM), Transmisyon Elektron Mikroskobu (TEM) veya Fourier Transform Infrared Spektroskopisi (FTIR) ile yapılabilir. Analiz sonucunda numunede asbest bulunması durumunda, sökümü yapılacak asbestin türü ve miktarına ait bilgiler, iş planı ile birlikte, işe başlamadan önce işyerinin bağlı bulunduğu Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürlüğüne yapması gereken bildirimde bulunmalıdır.

İkincisi ise; çalışanın kişisel maruziyetinin belirlenmesi için çalışma ortamında çalışanın solunum seviyesinden alınan hava numunesidir. Alınan numunenin analizi (sayımı) Faz Kontrast Mikroskobu (PCM), Taramalı Elektron Mikroskobu (SEM) veya Transmisyon Elektron Mikroskobu (TEM) ile yapılabilir. Analiz sonucu, çalışanın sekiz saatlik çalışma süresi boyunca maruz kaldığı lif konsantrasyonunu (lif/cm3) verecek şekilde hesaplanır. Mevzuatımıza göre, bu şekilde yapılan asbest ölçüm ve numune alma işlemleri, akredite olmuş ve İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdürlüğü’nce (İSGGM) yetkilendirilmiş laboratuvarca yapılır. Katı (bulk) numune analizini yapacak laboratuvarın bakanlıktan yetki almış olması gerekmemektedir. Ancak, TÜRKAK tarafından akredite edilmiş laboratuvarların tercih edilmesi tavsiye edilir. Asbest tespit edildikten sonra çalışanların asbest maruziyetini tespit edecek laboratuvarların ise, yukarıda belirtildiği üzere, mutlaka yetki almış olması gerekmektedir.


Türkiye'de Ortam Havasında Sınır Değer Nedir?


Mevzuatımıza göre, asbestle çalışmalarda çalışanların maruz kaldığı havadaki asbest konsantrasyonunun, sekiz saatlik zaman ağırlıklı ortalama değeri (ZAOD-TWA) 0,1 lif/cm3‘dür. Her ne kadar bu sınır değer konsantrasyon cinsinden ifade ediliyor olsa da, aslında çalışanın maruz kaldığı lif konsantrasyonunun 8 saat zaman ağırlıklı ortalaması olduğuna dikkat edilmelidir. Lif konsantrasyonu 0,8 lif/cm3 olan bir çalışma ortamında, eğer konsantrasyon mühendislik önlemleri ile düşürülemiyorsa, maruziyet değeri çalışma süresinin 1 saate çekilmesi yoluyla düşürülebilir. Diğer bir deyişle, 0,8 lif/cm3 konsantrasyon bulunan bir çalışma ortamında kişinin en fazla 1 saat çalışmasına izin verilebilir.


Asbeste Neden Bu kadar Dikkat Etmeliyiz?

Asbeste maruz kalınması sonucunda oluşan meslek hastalıkları aşağıdaki gibidir.


Asbestoz: İlk olarak tersane işlerinde çalışanlarda tespit edilen asbestoz, asbest liflerini çözmeye çalışan vücut tarafından üretilen asidin akciğer zarında oluşturduğu yaralardır. Bu hastalığın kendini göstermesi 10-20 yılı bulmaktadır. Akciğerlerde geri dönüşü olmayan hasara neden olmaktadır.


Malign mezotelyoma: Asbestin yol açtığı en önemli hastalık akciğer zarı ve karın zarı kanseri, yani mezotelyomadır. Batı ülkelerinde yılda her bir milyon kişinin 1-2'sinde saptanan mezotelyoma, ülkemizde yılda en az 500 kişide görülmektedir.

Akciğer kanseri: Asbest, akciğer, gırtlak ve sindirim sistemi kanserlerine yol açmaktadır.


DSÖ tarafından yıllık küresel 107 000 ölümün mezotelyoma, asbeste bağlı akciğer kanseri ve asbestoz nedenli olduğu tahmin edilmektedir. 2005 yılında mesleki asbest maruziyetinin mezotelyoma ilişkili 43 000 ölüme ve dünya genelinde asbestoz ilişkili 7000 ölüme neden olduğu tahmin edilmektedir. Mezotelyoma nedenli ölümlerin 7 000’i Avrupa’ya atfedilmiştir.



 

Kaynaklar:


  1. T.C. AİLE, ÇALIŞMA VE SOSYAL HİZMETLER BAKANLIĞI İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ - ASBESTLE ÇALIŞMALARDA İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ UYGULAMA REHBERİ

  2. asbestos.com/asbestos

  3. https://www.who.int/ipcs/assessment/public_health/asbestos/en/

  4. https://www.osha.gov/asbestos


37 görüntüleme0 yorum

Comments


Yazı: Blog2_Post
bottom of page